Psikozone Bakırköy

Bizi Takip Edin!

Psikosomatik Nedir?

Yunancada “psyche” (ruh) ve “soma” (beden) anlamına gelmektedir ve zihnin bedenin üzerindeki etkisini ifade eden “Psikosomatik” terimi, ilk kez Alman psikiyatrist Heinroth tarafından 1818 yılında kullanılmıştır (Menkü & Coşar, 2021). Psikosomatik yaklaşım zihin ve bedeni bir bütün olarak kabul eder ve psikosomatik bozukluğun zihinsel kaynaklı bedensel rahatsızlıklardan oluştuğu belirtilir. Özetle, ruhsal bir problemin bedende görülebilen bir rahatsızlığa çevrilmesi olarak tanımlanmaktadır (Keskin, 2017). Psikosomatik bozukluklar, DSM-5’te ‘‘Tıbbi Durumları Etkileyen Psikolojik Etkenler’’ olarak yer almaktadır (Menkü & Coşar, 2021). Ayrıca, kişiye psikosomatik bozukluk tanısının konulabilmesi için mutlaka tıbbi bir durumun var olması gerekmektedir (Menkü & Coşar, 2021).

En sık görülen psikosomatik bozukluklar şunlardır: (Keskin, 2017)
-Baş ağrısı, migren
Stres, migren için direkt olarak tetikleyici olabilir (Menkü & Coşar, 2021). Ayrıca stres, depresyon, anksiyete, duygusal çatışmalar, bastırılmış düşmanlık gibi bireyin başa çıkmakta zorlandığı durumlar baş ağrısına neden olabilir (Menkü & Coşar, 2021).
-Kas, sırt, bel ve boyun ağrıları
-Saç dökülmesi
-Cilt sorunları (Egzama, sedef, akne gibi)
Pek çok cilt hastalıklarının psikolojik stresten kaynaklandığını ve psikiyatrik bozukluğunu kötü yönde etkilediğini belirten çalışmalar bulunmaktadır (Basavaraj vd., 2010).
-Kronik yorgunluk ve bitkinlik
-Görme bozuklukları
-Hipertansiyon
Depresyon, anksiyete, akut stres, negatif duygulanım gibi psikolojik faktörler ve düşük sosyoekonomik durum veya düşük sosyal destek hipertansiyon gibi kardiyovasküler sistemine ait hastalıkların oluşumu için risk faktörüdür (Menkü & Coşar, 2021).
-Bağırsak sorunları
-Mide sorunları (Reflü, ülser, gastrit gibi)
-Diyabet
-Astım
Stres ve kaygı gibi psikolojik tetikleyicilerin görüldüğü durumlarda, bireylerde hızlı solunum veya iç çekme gibi solunumsal bozukluklar görülebilir (Menkü & Coşar, 2021).
-Hatta daha ileri seviyelerde asıl sebebi olmasa bile kanserin de oluşmasına sebep olabilir.

Hastanelerin genel hasta popülasyonun %53,6’sının bir psikosomatik bozukluğa sahip olduğu bildirilmektedir (Menkü & Coşar, 2021). Niemeier vd., (2002) tarafından yapılan çalışmada, dermatolojik bir hastalığa sahip olan grubun, bedensel olarak sağlıklı olan gruba göre üç kat daha fazla psikosomatik bozukluk gösterdikleri bulunmuştur. Buna ek olarak, erken dönemde olumsuz deneyimler yaşayan bireylerin ileriki dönemlerde hormonal paternlerinin etkilenebileceğini belirten çalışmalar bulunmaktadır (Menkü & Coşar, 2021).

Ayrıca, kültürel, toplumsal ve coğrafi farklılıkların psikosomatik bozuklukların görülmesi üzerinde etkisi olduğu belirtilmiştir. Bash (1948) tarafından yürütülen, farklı vücut sistemlerinde psikosomatik bozuklukların görülme sıklıklarının incelendiği çalışmada İran ve Münih’teki hastaların sindirim sistemi, kardiyovasküler, hipertansiyon ve baş ağrısına yönelik belirtiler açısından farklılıklar gösterdiği bulunmuştur.
Psikanalitik yaklaşım, psikosomatik bozukluğa sahip olanlar için yeni bir yaklaşım yolu olmuştur. Bu yaklaşıma göre psikosomatiğin geliştiği koşulları anlamak için öncelikle hasta kişi ve onun ruhsal işleyişine odaklanmak gerekmektedir (Smadja, 2011). Freud, günümüzde kullanılan anlamdaki psikosomatikle ilgilenmese de sıklıkla vücudun farklı durumlarını incelemiştir (Smadja, 2011). Beden her zaman psikanalitik çalışmaların içinde yer almaktadır. Buradaki temel amaç, psikosomatik bozukluğun kökenindeki ruhsal işleyişe bakıp hangi durumlarda somatik hastalıkların geliştiğini anlamaktır (Smadja, 2011).

Psikanalitik Terapi ile kişilerin erken döneme ait işlevsiz psikolojik gelişimi ve bunun hastaların mevcut psikodinamiği üzerindeki etkilerini ortaya çıkarılması hedeflenir (Menkü & Coşar, 2021). Oldukça etkili bir yöntem olduğu belirtilir (Peters, 2016). Psikodinamik terapi ise en çok önerilen terapi yöntemidir, konuşmanın ön planda olduğu bir ortamda, kişilere yeni bakış açılarının ve eyleme geçme yöntemlerinin kazandırılması amaçlanmaktadır (Menkü & Coşar, 2021).

Gizem Terzi.

Kaynakça
Basavaraj, K.H., Navya, M.A. & Rashmi, R. (2010). Relevance of psychiatry in dermatology:
Present consepts. Indian Journal of Psychiatry, 52(3), 270.
Bash, K.W. (1984). Epidemiology of psychosomatic disorders in Iran. Psychotherapy and
Psychosomatics, 42(1-4), 182-186.
Keskin, A. (2017). Zihnimizin yarattığı hastalıklar: Psikosomatik bozukluklar. Uplifers.
Menkü, B.E. & Coşar, B. (2021). Psikosomatik bozukluklar. Somatik Belirti ve İlişki
Bozukluklar.
Niemeier, V., Harth, W., Kupfer, J., Mayer, K., Linse, R., Schill, W.B. & Gieler, U. (2002).
Pravalenz psychosomatischer charakteristika in der dermatologie erfahrungen mit
liaisonmodellen an 2 hautkliniken. Der Hautarzt, 53(7), 471-477.
Smadja, C. (2011). Psychoanalytic psychosomatics. The International Journal of Psychoanalysis
92, 221-230.
Peters, E.M. (2016). Stressed skin: A molecular psychosomatic update on stress-causes and
effects in dermatologic diseases. Journal der Deutschen Dermatologischen Gesellschaft,
14(3), 233-252.

Randevu Formu

Randevu Al

Psikozone'de Kariyer

Psikozone'de Kariyer